Savaş sürerken Talat Paşa’nın kemiklerini Naziler, Türkiye’ye getiriyor. Definin ertesi günü Ayasofya’da gizemli olaylar meydana geliyor. Yaşananlar Türkler, Almanlar, İngilizler ve Rusları aynı masada buluşturuyor. Sultanahmet Camisi’nin hocası, Aya Yorgi Kilisesi’nin papazı ve bir Karay Türk aynı amaç için toplanıyor: Gizemi çözmek. Cengiz yeni kitabı için “Ne geçmişin yazgıları belli oyuncuları ne de 1943 yılında dünyayı şekillendirmeye çalışan duygu ve dua yoksunları İstanbulluları rahat bırakıyor. Geçmişi ve dünyanın üstüne çökmüş o karanlık 1943 Şubatını bir gizem, bir bulmaca ve bir polisiye gibi kurgulasam da aslında kitabım her sayfasıyla bir dizi insanın dramlarını sergiliyor. ‘Ayasofya’da Bir Çığlık’ cennet ve cehennemin kapılarının aynı anda İstanbul’da açıldığı bir dramlar manzumesi bence” diyor.